28 Nisan 2013 Pazar

Girişimcilik


Girişimci; ticaret sanayi gibi alanlarda sermaye koyarak bir işi yapmaya girişen, kar amacıyla riski üzerine alan kişidir. Girişimci mal ve hizmet üretebilmek için bütün üretim öğelerini en iyi koşullarda bir araya getirir. Kar amacı güderek riski üzerine alır ve ihtiyaçları karşılamak için üretim öğelerini satın alır, bunları bir araya getirecek imkânı sağlar. Kar amacı gütmekle beraber zararı da kabullenir. 
Üretim, genellikle "Doğal Kaynaklar + Sermaye + Emek + Girişimci = Mal veya Hizmet üretimi" formülüyle tanımlanır.
Girişimcilik genellikle zor ve karmaşık bir iştir. Bir çok girişim başarısızlıkla sonuçlanır, ancak başarılı girişimler sonucunda önemli yenilikler ve ilerlemeler gerçekleşir.
Girişimci ekonomiyi canlandırmada önemli bir role sahiptir. Yeni iş olanakları yaratması, ürün, hizmet ve süreçlerde yenilikler getirmesi, mevcut işletmeler tarafından karşılanmayan tüketici isteklerini karşılaması girişimciye önem kazandırır. Yenilikçi ve yaratıcı olmak, esneklik, risk alabilmek, önceden görebilmek gibi girişimcilik özellikleri iş yaşamında başarı etkenleridir.

11 yorum:

  1. Çok işime yaradıda çok yeterli bilgi yok :D

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ederiz birdahakine yeterli bilgi vermeye çalışıcam.

    YanıtlaSil
  3. hll spr dwm :)

    YanıtlaSil
  4. Girişimcinin nitelikleri lazım knk :D

    YanıtlaSil
  5. Temanızı çok beyendim

    YanıtlaSil
  6. off bana lazım olan şeyi hiç biyerde bulamıyorum :/

    YanıtlaSil
  7. Ne lazım sana?Gerçi geleceğini düşünmüyorumda :D
    -Admin

    YanıtlaSil
  8. o bidaha girmez ki :D

    YanıtlaSil
  9. ya bi susunda soruma cevap arıyorum girişimci bir insanın hayaatı site lazm off

    YanıtlaSil
  10. Girşimci bir insan Acun Ilıcalı Hayatı kendisi anlatıyo:

    1969’da Edirne’de doğdum. Babam (Ergün Ilıcalı) müteahhit, annem (İlknur Ilıcalı) kooperatifler il müdürüydü. Çok sosyal bir çocuktum. Edirne’de çok Roman arkadaşım vardı. Onlarla ekstrem hareketler yapıyordum. 9 yaşında sigara içmeye başladım.

    Bayağı da içiyordum. Annem bir gün yatağımın altında yabancı sigaralar buldu. Öyle korktum ki sigara hayatım o gün bitti. Ağabeyimin okula gitmesini kıskanınca beni 5 yaşında okula yolladılar. Bu yüzden okulu hep oyun zannettim.

    Kadıköy Anadolu’yu kazanınca İstanbul’da anneannemde kaldım. 10 yaşındaydım, annemi çok özlüyordum. Hafta sonları beni görmeye gelirdi, pazar akşamı dönecek diye ruhum sıkılırdı. Derslerden erken koptum. Annem çocuklarının yanında olmak için tayinini İzmit’e çıkarttı, İstanbul’a taşındılar.

    Her gün trenle İzmit’e mesaiye gitti. Ders çalışayım diye beni odaya kapatırlardı. Ben kitaptaki harflerden lig kurar, onlara maç yaptırırdım. Bu lig 3 sene sürdü. Üniversite hayatım da 7-8 sene sürdü. Çocukluğum hiç bitmedi. Arkadaş grubum hala aynı, hala aynı muhabbeti yapıyoruz, aynı oyunları oynuyoruz.

    “19 yaşında evlendim evimiz oyun salonu oldu”

    19 yaşında evlendim. Bütün arkadaşlar bizim evde buluşmaya başladı. Ev oyun salonu oldu; bir tarafta tavla oynanırken iki masada king dönüyordu. Bir gece evi polis bastı, nasıl bir ihbar yediysek balkondan girdiler. “Bu kadar kızlı erkekli kalabalık ne yapıyorsunuz?” diye sordular.

    O sırada king oynuyoruz, “Kusura bakmayın çocuklar” deyip gittiler. Bu arada da kızım Banu dünyaya geldi. Seda da ben de öğrenciydik, babam bakıyordu bize. Verdiği apartman aidatını harcıyordum. Eve gelen haciz kağıdı atılmış.

    Bir gün televizyon seyrederken kapı açıldı, haciz memurları televizyonu alıp gittiler. Ama televizyonu teslim ettikleri yediemin bizim takımın kalecisi Kenan. Bir saat sonra televizyon geri geldi.

    “Annemle babamın kaybı evliliğimi de bitirdi”

    Annemle babam, kızım Banu’yu da alıp arabayla Bodrum’a gidiyordu. Akşam üstü kaza geçirdiler diye haber geldi. Hastane ziyareti yapacağımı zannederek arabayla kazanın olduğu Balıkesir’e gittim. Vardığımda gece saat 3’tü.

    Danışmadaki adam annemle babamın öldüğünü söyledi. İnsanın aklını oynatacağı derecede ağır bir travma oldu. Öğrenciyim, 21 yaşındayım, evliyim, çocuğum var annemle babam bize bakıyor, bunları boşver; annem ve babamla aram olağanüstü iyiydi. Bir anda arkam boşaltı, boşluğa düştüm. Bir sene evden çıkmadım.

    Hayatımdaki bu ağır travma evliliğimin de sonu oldu; eşimden boşandım. Daha sonra ben de ağır bir motosiklet kazası geçirdim. O kazada yanımdaki arkadaşımı kaybettim.

    “Beş parasız kalınca arkadaşımın ailesinin ikinci oğlu oldum”

    Annem ve babamdan kalanları iki senede tükettim. 21 yaşındaydım, Bağdat Caddesi’nde bir kot dükkanı açtım, battım. Gerçekten sıfır liram vardı. O dönem kurduğum arkadaşlıklar sayesinde paramın olmadığını hiç hissetmedim.

    Üniversiteden arkadaşım Esat’larda kalmaya başladım. Erol Amca ve Emel Teyze’nin ikinci oğlu oldum. Tam sıfır parayla yaşamaya alışmışken Show TV macerası başladı. Esat’la havaalanına giderken Show TV’nin binasını gördük, İrfan Şahin o dönem Show TV’de mali kontrolördü.

    YanıtlaSil